Gelişimsel Dil Bozukluğu Olan Vakaların Klinik Yönetimi: Nitel Bir Çalışma

Selin Tokalak İbrahim Can Yaşa
Özet

Amaç: Bu çalışma, gelişimsel dil bozukluğu (GDB) olan çocuklar için Türkiye’deki dil ve konuşma terapistlerinin (DKT) ayırıcı tanı ve müdahale konularındaki çözüm odaklı yaklaşımlarına ilişkin bilgi vermeyi amaçlamaktadır. Yöntem: Araştırmada niteliksel bir paradigma içinde, yapılandırmacı bir yaklaşım kullanılmıştır. Fenomenoloji, DKT'lerin GDB'li çocuklara dil ve konuşma terapisi sağlamasını keşfetmek için ana araştırma metodolojisi olarak benimsenmiştir. Analitik yaklaşım olarak ise yorumlayıcı fenomenoloji seçilmiştir. Araştırmaya mesleki deneyim süresi 2 – 16 yıl arasında değişen 15 DKT katılmıştır. Bulgular: Bulgular, DKT'lerin GDB'nin ayırıcı tanısı için formal bir değerlendirme yöntemi olarak sıklıkla geçerlik ve güvenirliği yüksek, standardize bir değerlendirme aracı olan Türkçe Erken Dil Gelişimi Testi (TEDİL) ile klinik içi gözlem ve genellikle vaka geçmişi ile tamamlanan çeşitli informal değerlendirmeler kullandığını göstermektedir. Müdahale seçimi, bireye neyin hitap ettiğine, yaşına neyin uygun olduğuna, spesifik tanı ve bozukluğun şiddetine göre belirlenmektedir. DKT'lere göre ebeveynler ayırıcı tanı ve müdahalede kritik rol oynamaktadır. Sonuç: Bu bulgular, GDB alanında ayırıcı tanının açık ve tutarlı bir terminolojisine (a), günlük yaşama katılımı değerlendirmek için hızlı ve uygulaması kolay (b), kapsamlı bir ayırıcı tanı aracına, mevcut değerlendirme araçlarının güncellenmesine (c) ve GDB’ye yönelik kanıt temelli müdahale yaklaşımlarının tercih edilmesini teşvik edici uygulamaların (d) veya eğitimlerin yaygınlaştırılmasına olan ihtiyacı ortaya koymaktadır.


Anahtar Kelimeler

terapist yaklaşımları, klinik yönetim, gelişimsel dil bozukluğu, klinik değerlendirme, müdahale


Referanslar

Allen, M.M. (2013). Intervention efficacy and intensity for children with speech sound disorder. Journal of Speech Language Hearing Research, 56(3), 865–877.

Altıntaş, M. (2014). Çocuklar İçin Zihin Kuramı Test Bataryası’nın 4-5 yaş Türk çocuklarına uyarlanması, geçerlik güvenirlik çalışması [Yayınlanmamış yüksek lisans tezi]. Haliç Üniversitesi.

Aksu-Koç, A., Küntay, A.C. ve Acarlar, F. (2011) Türkçe’de Erken Sözcük ve Dilbilgisi Gelişimini Ölçme ve Değerlendirme Çalışması: Türkçe İletişim gelişimi Envanterleri: TİGIE-I ve TİGIE-II, TÜBİTAK 107KO58 Projesi Sonuç Raporu.

APA, American Psychiatric Association. (2013). DSM-5 diagnostic and statistical manual of mental disorders, 5. baskı; American Psychiatric Association: Arlington, VA, ABD.

Beitchman, J. H., Wilson, B., Johnson, L., Atkinson, L., Young, A., Adlaf, E. ve Douglas, L. (2001). Fourteen year follow-up of speech/language impaired and control children: Psychiatric outcome. Journal of the American Academy of Child and Adolescent Psychiatry, 40(1), 75–82.

Bishop, D.M.V. & Edmunson, A. (1987). Specific Language Impairment as a maturational lag: Evidence from longitudinal data on language and motor development. Development Medicine Child Neurology, 29, 442–459.

Bishop, D.M.V. (1997). Pre- and perinatal hazards and family background in children with specific language impairments: A study of twins. Brain and Language, 56, 1–26.

Bishop, D. V. M. (2004). Specific language impairment: Diagnostic dilemmas. In L. Verhoeven & H. van Balkom (Eds.), Classification of developmental language disorders (s. 309–326).

Bishop, D. V. M., Snowling, M. J., Thompson, P. A. ve Greenhalgh, T., the CATALISE Consortium. (2016). CATALISE: A multinational and multidisciplinary Delphi consensus study. Identifying language impairments in children. PLoS One, 11(12).

Bishop, D.M.V. (2017). Why is it so hard to reach agreement on terminology? The case of developmental language disorder (DLD). International Journal of Language and Communication Disorders, 52(6), 671-680.